Diyarbakır’da terör örgütü PKK tarafından kaçırılan çocuklarını bulmak için HDP il binası önünde nöbet tutan aileler, HDP’nin hazine yardımı üzerindeki engellemenin Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) kaldırmasına tepki gösterdi. Aileler adına konuşan Ayşegül Biçer, “Terör örgütünün siyasi uzantısı HDP nefessiz kalırken, Anayasa Mahkemesi’nin HDP’nin devlet desteğinden yararlanmasına onay vermesinin ardından yeniden oksijen desteği aldı. Bu kararla, terör örgütü finanse edildi.”
Çocukları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan aileler, 3 Eylül 2019’da Diyarbakır’da HDP İl Müdürlüğü önünde çocuk nöbeti başlattı. 1285 gün süren nöbette bugüne kadar 39 aile çocuklarına kavuştu. Aileler, Anayasa Mahkemesi’nin HDP’nin hazine yardımı yapılan hesaplarına kalıcı bloke kararının oy çokluğu ile iptaline basın açıklamasıyla tepki gösterdi. 2021 yılında güvenlik güçlerine teslim olan oğlu Mustafa ile tekrar bir araya gelen ve hareketini sürdüren Ayşegül Biçer, aileler adına açıklama yaptı. Abluka kararının kaldırılmasının ardından HDP’ye oksijen desteği verildiğini belirten Biçer, “Yaklaşık 4 yıldır burada olmamızın nedeni, kendisini Kürtlerin savunucusu olarak tanıtan terör örgütü PKK’ya ve siyasi politikasına karşı çıkmaktır. uzantısı HDP, çocuklarımıza, canımıza, insanımıza ve canımıza sömürerek, katlettirerek, bugüne kadarki duruşumuzun neticesi olarak, kafasına vur dediği Kürtler seçim zamanı oy alıyor. Çocuklarımız düştükleri hain tuzaklardan kaçarak geri döndüklerinde uyanmaya başlamışlardır.Dolayısıyla terör örgütünün ve siyasi uzantılarının bu coğrafyadaki varlığı zamanla yok olma sürecine girmiştir. Siyasi uzantı nefes nefese kaldı, Anayasa Mahkemesi’nin HDP’nin devlet desteğinden yararlanmasına onay vermesi yeniden oksijen aldı.Bu kararla terör örgütü finanse edildi.Şehitler, yetimler, yoksullar ve hırsızlar. Devletin ödediği bu paradan milletin hakkı var. Maddi destek değil, derhal Bu parti kapatılmalıdır. Bölge halkı barış, istikrar ve huzuru yakalamışken, bu kararı protesto ediyor ve kabul etmiyoruz. PKK ve HDP yıllardır bu coğrafyaya kan ve gözyaşı getirdi. Son yıllarda Doğu ve Güneydoğu terör belasından ve onun siyasi uzantılarından kurtulunca huzur bulmaya ve gelişmeye başladı. Bu huzurlu ortamı bozmaya kimsenin hakkı yoktur. Anayasa Mahkemesi’ni kınıyoruz ve bu kararı kabul etmiyoruz” dedi.
